Değerli ALEM KOCAELİ okuyucusu ;

Mart sayımızda da Sinema Tarihini kelimelerle gezmeye hoşgeldiniz.
Hayat koşturması içinde kısa bir mola verip kahvenizi yudumlarken sinema tarihi içinde kısa bir gezintiye çıkalım birlikte .
Başarabiliyorsak ne mutlu bize.
Dünya Sineması, 1930’lu yıllardan itibaren hızla gelişmeye başlar ve 1960’lı yıllara kadar büyük bir evrim geçirmiştir. Bu dönem, sinemanın altın çağı olarak adlandırılmaktadır.
1934 yılında Hollywood stüdyoları, ünlü Hays Kodu’nu kabul etti. Bu kod, filmlerdeki ahlaki değerleri korumayı amaçlayan bir dizi kısıtlama getiriyordu. Bunun sonucunda, filmlerdeki cinsellik ve şiddet içeriği azaltıldı ve daha ahlaki temalar ön plana çıktı.
1923 ile 1928 arası dönemde ki sessiz sinema özellikle Charles Chaplin ile geçirdiği unutulmaz dönemden sonra ;1930’lu yıllar, Hollywood’un büyük stüdyolarının altın çağını yaşadığı yıllardı.’Universal’ ‘Fox’,’Paramount’ yapımevleri bu dönemde kuruldu. Bu dönemde, büyük stüdyolar birçok unutulmaz filmi piyasaya sürdü ve birçok ünlü oyuncu ve aktris yetiştirdi. Clark Gable , Audrey Hepburn ,Ingrid Bergman , M.Mastroianni , Humbhrey Bogart bu dönemin efsanevi şöhretleriydi.
1940’lı yıllarda II. Dünya Savaşı’nın etkisiyle sinema endüstrisinde önemli değişiklikler yaşandı. Savaş sırasında propaganda filmleri çekildi ve savaşın etkilerini yansıtan filmler popüler hale geldi.’ The Triumph of the Will ‘ bizzat Hitler’in isteği ile çekilmiş ; Yine Olympia Nazi Almanyasında yakın çekim planlar anlamında önem atfedilen belgesellerden biridir.
1950’li yıllar, sinema endüstrisinde büyük yeniliklerin yaşandığı bir dönemdi. Bu dönemde, teknolojik gelişmelerle birlikte sinema daha da önem kazandı. Renkli filmler, geniş ekranlar ve stereo ses gibi teknolojik yenilikler sinemayı daha da ilgi çekici hale getirdi. Sunset Bulvarı , Roshomon ,Lüküs Hayat ,Dark City gibi filmler seyirciyi salonlara dolduruyordu.

Ülkemizde de sinema dönemini başlatan Muhsin Ertuğrul adı tarihte yerini almıştır. Bu dönemden sonra Türk sineması içerik ve teknik olarak çeşitlenecekdi.. İleriki sayılarımızda Türk Sinemasının 20.yy başlarından itibaren ayrıca ele alacağımız yazılar ile sizleri buluşturmak istiyoruz. .
1960’lı yıllar ise, bağımsız sinemanın yükselişiyle bilinir. Bu dönemde, genç yönetmenler ve senaristler daha cesur ve deneysel filmler yapmaya başladılar. Aynı zamanda, Avrupa’da da Yeni Dalga hareketi gibi akımlar ortaya çıktı ve dünya çapında sinema sanatı yeniden şekillendi.
Bu dönemde, birçok unutulmaz film ve sinemacı yetişti. Alfred Hitchcock, Orson Welles, Billy Wilder , Kubrick , Fellini gibi yönetmenler ve Marilyn Monroe, Audrey Hepburn gibi oyuncular bu dönemin unutulmaz isimleri oldu.
1934-1962 yılları arasında sinema endüstrisi büyük bir değişim ve dönüşüm yaşadı. Bu dönem, sinemanın altın çağı olarak adlandırılmakta ve birçok unutulmaz eser ve sanatçı bu döneme damgasını vurmuştur.
20.yüzyılın son çeyreğinde 3.dünya sineması parlamaya başlamış olmakla birlikte ,bir takım politik gelişmelerle etkisi uzun sürmemiştir.

Değerli AlemKocaeli okuyucusu ikinci sayımızda da sinema tarihine panoramik bir bakış vermeye çalıştım.

Nisan sayımızda Hollywood sinemasına renkli bir giriş yapmak istiyorum.
Sevgi ve sanatla kalın.
Hoşçakalın.
Cavit Marmara
a_re_da ( instagram adres )

Facebook
Twitter
LinkedIn
WhatsApp

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Subscribe to My Newsletter

Subscribe to my weekly newsletter. I don’t send any spam email ever!

Subscribe to My Newsletter

Subscribe to my weekly newsletter. I don’t send any spam email ever!